Hepimiz zaman zaman hamburger, patates kızartması gibi fast food gıdalarla besleniyoruz. Özellikle de fazla zamanımız olmadığında, kendimizi duygusal olarak kötü hissettiğimizde ya da yemek yapacak enerjimiz yoksa bu tür hazır yiyecekler pratik bir şekilde o öğünümüzü kurtarabiliyor.
Sosyal ortamlarda ya da bazı anlarda hayat kurtarıcı olsa da aslında düzenli olarak bu yiyecekleri yemek insan hayatı açısından oldukça zararlı. Siz de sık sık bu tür şeyler yiyor ve yanında da kola gibi gazlı içecekler içiyorsanız artık buna bir dur demenizin zamanı gelmiş olabilir.
Bugünkü yazımda sizin için fast food yani hazır yiyeceklerle beslenmenin uzun ve kısa vadeli sonuçlarını ele aldım. Eğer her gün böyle şeyler yerseniz ne olacağını merak ediyorsanız hemen yazımıza geçelim.
Fast Food ile İlgili Temel Bilgiler
Fast food ülkemizde Türk Dil Kurumu tarafından hazır yemekler olarak tanımlanıyor. Bütün dünyada bu isimle anılan bu yiyecekler aslında müşterilerin büfe, restoran ve seyyar satıcılardan alıp pratik bir şekilde tüketebileceği gıdalar anlamına geliyor.
İlk başlangıcı orta çağa kadar dayanan bu yiyecekler sanılanın aksine Amerika’da değil Avrupa’da ortaya çıkmıştır. Zaman içerisinde dünyaya yayılan bu gıda sektörü en çok Amerika’da geliştiğinden hamburger ve patatesin kökeninin de oradan geldiği düşünülmektedir.
Hazır Gıdalar Vücudumuza Ne Yapıyor?
Kokusuyla bizi cezbeden bu yiyecekler yoğun dönemlerimizin kurtarıcısı oluyor. Modern dönemde yaşanan tüketim çılgınlığını, hızlı yaşantıyı ve bu hızın getirdiği yorgunluğu düşününce insanların neden sürekli bu gıdalarla beslendiğini anlamak hiç de zor değil. Ancak sürekli bu gıdaları yediğimizde vücudumuzda bir takım değişiklikler olmaması da mümkün değil.
Öncelikle bu şekilde kötü beslenmenin kısa vadeli etkilerine baktığımızda ilk olarak karşımıza midemizin rahatsız olması çıkıyor. Kızarılmış yiyeceklerin sindirim sistemi açısından çok zararlı olduğu biliniyor. Bu durumda da midemiz yanmaya ve vücudumuz ödem toplamaya başlıyor.
Bu gıdaların içinde yüksek oranda sodyum olduğunu da unutmamak gerekir. Yoğun sodyumun vücudu şişirmesi ve bir süre sonra da bu şişliklerin kalıcı hale gelmesine neden olduğu biliniyor.
Düzenli olarak fast food yiyeceklerle beslenen ve gazlı içecekler içen kişilerin yüksek tansiyon riski artıyor. Amerikan Kalp Derneği’nin de açıkladığı rakamlar doğrultusunda baktığımızda bir yiyeceğin içinde ne kadar çok tuz varsa bizi tansiyon hastası etme ihtimali de bir o kadar artıyor. Böyle yiyecekler ve içecekler günlük sodyum miktarından çok daha fazlasını tüketmemize neden olduğundan bizi içten içe hasta ediyor.
Eğer birkaç ay boyunca haftada üç ya da dört kere hazır yiyecekler yemeye devam edersek bu durumda da kalp krizi geçirme oranımız artıyor. Günümüzde kalp krizi riskinin çocuk yaşa kadar indiğini de düşününce bunun nedeninin kötü beslenme düzeni olduğunu anlamak hiç de zor değil.
Bu tür yiyeceklerin içinde bulunana doymuş yağlar damarlarda birikiyor ve damalarımızın tıkanmasına neden oluyor. Yapılan araştırmalar insanların günlük alması gereken yağın maksimum 80 gram olduğunu gösteriyor. Ama bir kızarmış yiyecek yediğimizde tam 90 gram yağ almış oluyoruz.
Yine de böyle beslenme konusunda ısrarcıysanız ve hiçbir tehlike sizin için önemli değilse bir süre sonra kendinizi çok daha yorgun hissedeceğiniz konusunda sizi uyarmalıyız. Çünkü bu şekilde kötü beslenen kişilerde hızlı bir şekilde vitamin ve mineral eksikliği ortaya çıkıyor. Tüketim sıklığını arttırdıkça da bunun sonucunda daha unutkan ve bitkin hissetmeye başlayacaksınız.
Günümüzde şeker ve sodyum tüketim oranı giderek arttığı için diyabet riski de yine çocuk yaştaki bireylere kadar indi. Yüksek miktarda şeker içeren hazır dondurmalar ve gazlı içecekler anlık olarak bizi mutlu etse de aslında tip 2 diyabete yakalanma riskimizi ciddi şekilde arttırıyor.
Düzenli olarak bu tür gıdalarla beslenen kişilerin kanser oranının da arttığını söyleyebiliriz. Özellikle de etli ürünlerin içinde bulunana kanserojen maddeler kanser olmamıza neden oluyor. Eğer sık sık böyle şeyler yiyorsanız ve bırakmakta zorlanıyorsanız en azından haftada bir ya da ikiye indirebilir, sonrasında bunu ayda üçe düşürebilirsiniz.
Conclusion
Kötü beslenmenin vücudumuz açısından çok büyük olumsuz etkileri olduğundan bahsettik ancak yine de günümüzün yaşam koşulları sizi sağlıklı beslenmeden alıkoyuyor olabilir. Bu durumda yapabileceğiniz en iyi şey adım adım ilerlemek ve pratik alternatifler bulmak olacaktır. Çünkü kötü beslenme bizi ruhsal olarak da olumsuz etkiliyor.
You May Be Interested In: